Arıların insanlar için önemi yalnızca ürettikleri balla, propolisle, arı poleniyle sınırlı değildir. Arıların yaptıkları en önemli işlerin başında tozlaşma gelir. Soframıza gelen yiyeceklerin doğrudan sorumlusu olan arıların olmadığı bir dünya hayal etmek mümkün değildir. Çalışkanlıklarıyla bilinen arılar hakkında 10 ilginç bilgiyi derledik.
1. Üç lokmadan birini arılara borçluyuz
Albert Einstein bir konuşmasında ‘Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanın sadece 4 yıl ömrü kalır, arı olmazsa döllenme, bitki, hayvan ve insan olmaz’ demiştir. Yaban bitkilerinin neredeyse %90’ıyla, en çok tarımı yapılan mahsüllerin %75’inin varlığı hayvanlar tarafından tozlaşmasına bağlı. Yani yediğimiz her üç lokmadan birini tozlayıcılara borçluyuz. Tozlaşmaya bağlı mahsüller diğerlerine nazaran 5 kat daha değerlidir.
2. Arılar her yerde yaşayabilirler
Arılar kimileri epey şaşırtıcı, pek çok değişik yerde yuvalanabilirler. Mesela bataklıklar, ahşap kaplama araları, kum tepecikleri, falezler, fundalıklar, sulak alanlar, çayırlar, taş ocakları, çakıl ocakları, surlar ve hatta eski endüstriyel alanlarda bile bulunabilirler.
3. Arılara özgü bir “karayolu” var
Herhangi bir kara ya da demiryolu olmadan Türkiye’de bir yerden bir yere seyahat etmeye çalıştığınızı düşünün. Ya da çıktığınız yolun her on kilometresinden dokuzunun olmadığı – hayat gerçekten de zor olurdu! “Arı yolları” kırsaldan ve şehirlerden geçen bir dizi böcek rotasından oluşuyor. Bu yollar, yaban hayatı alanlarını birbirlerine bağlayarak adeta bir karayolu ağı gibi örülüyor.
4. Bir arıyı hayata döndürmek
Bahar aylarının başlarında can çekişen bir arı görürseniz yapabileceğiniz en iyi şey bu arıyı bir çiçeğin üzerine koymaktır. Eğer çevrenizde arıların özellikle severek tercih ettiği bir çiçek yoksa, 50/50 oranında su ve şekeri karıştırarak arıya verebilirsiniz. Şekerli su, arıya uçması için gerekli olan eneriyi verecektir. Şekerli suyu hazırlayıp bir çay kaşığına ya da bir şişe kapağına koyabilirsiniz.
5. Herkes arılara yardımcı olabilir
Hepimiz bahçelerimizden, balkonlarımızda ya da pencere önlerinde yetiştireceğimiz bitkilerle arılara yardımcı olabiliriz. Mart ile Ekim arasında, arıların nektar toplayabileceği, arıların en çok sevdiği çiçekler arasında çuha çiçeği, kadife çiçekleri ve lavantalar var.
6. Arıların 4 kanadı vardır
Arıların gövdesinin her iki yanında aslında ikişer kanat vardır. Bu kanatlar uçarken birleşerek birer büyük kanat haline gelir; arı konduğunda kanatlar birbirinden ayrılır.
7. Arılar dans eder
Bal arılarının “sallanma dansı” olarak adlandırabileceğimiz bir dans figürü vardır. Bu aslında danstan ziyade arıların birbirleriyle iletişim kurmak için kullandıkları son derece akıllıca bir yöntemdir. Bu hareketlerle arılar kovan arkadaşlarına en iyi besin kaynağının neresi olduğunu gösterirler. Bu gizemli sallanma dansının ne ifade ettiğini çözmek Sussex Üniversitesi’ndeki araştırmacıların iki yılını almıştır.
8. Arılar zekidir
Toprak yaban arılarının beyinleri bir gelincik tohumu kadardır ancak bu ebat onların inanılmaz zeki olmalarına bir engel değildir. Biliminsanları, toprak yaban arılarını bir miktar şekerli ikram karşılığında icat ettikleri “arı futbolu”nda gol atmaları için eğitmişlerdir!
9. Arıların ayakları kokar
Bristol Üniversitesi’nden bir grup biliminsanı arıların arkalarında bıraktıkları “kokulu ayak izleri”ni kullanarak kendi kokularını bir akrabanın ya da yabancı arının kokusundan ayırt etmek için kullandıklarını keşfettiler. Bu sayede arılar daha önce ziyaret ettikleri çiçekleri hızlıca geçer ve besin kaynaklarına daha kolay ulaşırlar.
10. Kraliçelere özel bir akşam yemeği
Kraliçe arı öldüğünde, işçi arılar yeni bir kraliçe yaratabilirler. Bunu yapmak için arılar bir larva seçer ve onu arı sütüyle besleyerek genç ve doğurgan bir kraliçe arı yaparlar.
Kaynak: WWF